Parklar -Bahçeler-Ormanlar

Ormanlar -parklar ve bahçeler.
Bu hafta sonu hava çok güzel olucak o kadar güzel olucak ki tam parklar -bahçeler ve ormanlar konusuna uygun olucak. En azından ben öyle umuyorum.
Biz ailecek hava yağmurlu olmadığı sürece parklara -bahçelere ve ormanlara gidiyoruz, kafam da hep şöyle bir düşünce oluyor ,üst üste giyinip sıkı sıkı sarınıp gidince ne virüs kalır ne mikrop .Ve hepimizin bildiği bir gerçek var ki kapalı alanlar ve sıcak alanlar virüslerin asılı kalmasına ve çoğalmasına çok daha iyi bir ortam sağlıyor.
İşte tam bu yüzden bu hafta, önce bu konuyu yazmak istedim. Parlar-Bahçeler-Ormanlar.
İyi de hangileri?
İşte size uzun ve bir o kadar da eğlenceli ve bol oksijenli bir liste. Hepsi test edilip defalarca onaylandı Kozikoğlu ailesi tarafından.

Bol Oksijenli günler dilerim

Parklar: Her halde en kolayı bu. Hepimizin evinin yakınında iyi veya kötü bir park var . ama bu parklar genel de ağaçtan yoksun. Malesef belediyelerimiz çocuk parkı yapınca ağaçları kesmek ve orayı öyle kabak gibi ortada bırakmak gibi hiç bir şekilde anlam veremediğim bir anlayış içindeler .Bu yüzden benim burada listeye koyduğum tam anlamı ile ağaçlı parklar , kocaman çınar ağaçları olan , kocaman selvi ağaçları olan yerler . İstanbul da bunlarda var demeniz için.

Yıldız Parkı: Beşiktaşın göbeğin de böyle güzel bir yer . Oğlum bebek iken ben bu parkı emzirme parkına çevirmiştim, ne zaman trafikte kalsam ve onun karnı acıksa hep bu parka girer kenara çeker emzirir , güzel hava alır ve yoluma öyle devam ederdim.
Park demek biraz haksızlık aslında orman gibi bir yer burası. tek kelime ile muhteşem bir lüks şehrin tam ortasında.

Emirgan Parkı: Sadece lale sezonun da değil her daim gidilmesi gereken bir yer . o kadar büyük kü ve o kadar temiz ve güzel düzenlenmiş ki ben bile bazen istanbuldamıyım diye düşünüyorum.

Park ta tam tamına 4 tane ayrı ayrı düzenlenmiş oyun parkları var , hele bir tanesi var ki süper demek az kalır. tırmanma parkuru -zıplama  parkuru. Muhteşem. yukarıda ki resim de görüldüğü gibi.

Maçka Parkı: Bu parkda o kadar potansiyel var ki anlatamam ama şu an itibari ile Maçka parkı vasat seviye de bir park. güzel büyük ağaçlari, iyi bir koşu parkı ve kırık dökük üç adet çocuk oyun alanı mevcut. Bütün bunlar zaman içinde renove edilicek ama ne zaman ? işte soru bu?

Röne Park: Bir yeşilyurt klasiği. Park temiz-nezih ve güzel . İçin de güzer bir çocuk parkı ve lunapark benzeri bir yer var . fena değil ama süper değil.

Bebek Parkı: Ve karşınızda sosyetenin uğrak yeri , bakıcıların toplanma ve fiyat tartışması yaptıkları par. Ağaç yönünde çok da iyi değil ama parklar yazısı yazıp da bu sosyete parkını yazmamak olmaz. Dönem dönem bizde oğlumla gideriz bu parka ama bizim favori parkımız değil malesef.

Fenerbahçe parkı: Asya yakasının güzel parklarından , düzenli ve temiz ve her zaman nezih.

Moda parkı: Bir potansiyel sahibi ama potansiyeli kadar güzel olamayn bir park. oyun alanı fena değil.

Göztepe Parkı: Güzeldi. oyun alanı fena değil di ama şu anda bir takım tadilat ve cami dedikodusu ile populerlikten çok uzak.

Her ne kadar asya kıtası ağaç yönündeb avrupa yakasına göre daha iyi durumda olsa da parklar asya yakasında da az yada yeterli değil.

BAHÇELER:
Japon Bahçesi: Nerde demeyin. Baltalimanında . hemen oracıkta. küçük ama sevimli. sade ama temiz içinde minik bir gölet var. Japon baçesi çok sevimli bir yer.

Nezahat Gokyiğit Botanik parkı:botanik bahçe  Çok güzel bir yer . bir bakın derim.içinde yüzlerce bitki ağaç var bence çok sempatik bir yer. kış aylarında hava kararınca kapanıyor.

ORMANLAR ve KASIRLAR
Belgrad ormanı: Ne kadar anlatsam yetmez. böyle bir yer, yanımızda ve biz oraya yeteri kadar gitmiyoruz. muhteşem bir yer. O kadar güzel ki o kadar çok oksijen var ki . muhteşem.
Ormana giriş olarak araba ile 5 tl veriliyor , içerde bisiklet kiralanabiliyor. arkasında çocuk koltuklu bisiklet bile kiralanabiliyor. parkur 6000 metre . tartan olarak düzenlenmiş. aynı zaman da hem jimnastik yapılıcak hem de oturacak yerler mevcut.
Biz gidince genel de etrafta hep yabancı aileler oluyor . nedense bu güzelliklerin tadına en çok onlar varıyor.

 Ihlamur Kasrı: Milli saraylara bağlı bu kasır ,hem tarihi hem de nişantaşına giderken hemen yolun kenarında . çok güzel bir yer. ilkbahar ve yaz aylarında brunch da düzenliyorlar. kuş cıvıltıları içinde sakin ve huzurlu bir yer. ve bizim evin hemen orda.

Maslak Kasrı: Milli saraylara bagli bir kasır daha.Yolun hemen kenarında ama yoldan çok uzak , hiç bir yol sesi olmadan huzur dolu bir mekan.

Küçük su kasrı: Karşınızda bir başka kasır . Deniz kenarında çok güzel ve çok sempatik bir yer. çok romantik ve çok güzel bir bahçesi var. koşturmaca için süper.

Beylerbeyi Sarayı. Osmanlının çocuklarının oynadığı bahçelerde saraylarda oynasıln çocuğunuz.